Bir yudum hikâye (1)
Adam yeni kamyonuna bakmak için evinden çıktığında,
üç yaşındaki oğlunun gayet mutlu bir biçimde
elindeki çekiçle, kamyonunun kaportasını mahvettiğini görmüş.
Hemen
oğlunun yanına koşmuş ve çocuğun eline çekiçle vurmaya başlamış.
Biraz sakinleşince oğlunu hemen hastaneye götürmüş.
Doktor çocuğun kırılan
kemiklerini kurtarmaya çalıştıysa da, elinden bir şey gelmemiş ve çocuğun
iki elinin parmaklarını kesmek zorunda kalmış.
Çocuk ameliyattan çıkıp, gözlerini açtığında, bandajlı ellerini fark etmiş ve gayet masum bir
ifadeyle,
"Babacığım, kamyonuna zarar verdiğim için çok üzgünüm," demiş ve sonra
babasına şu soruyu sormuş:
"Parmaklarım ne zaman yeniden çıkacak?"
Babası eve dönmüş ve …………
Birisi masaya süt döktüğünde ya da bir bebeğin ağladığını işittiğinizde bu
öyküyü anımsayın.
Çok sevdiğiniz birine karşı sabrınızı yitirdiğinizi
anladığınızda, önce biraz düşünün.
Kamyonlar onarılabilir, ama kırılan
kemikler ve incinen duygular hiçbir zaman onarılamaz.
<< Başa
Dön < Önceki 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 Sonraki > Sona
Git >> |